Daha gitmedim buradayım
Şairin dediği gibi gözlerim kapalı,
seni dinliyorum
Fısıldıyorsun kulağıma kaderimi…
Aslında ben de biliyorum sonumu,
ya senden olacak
ya da
seni yaratan yaradandan
Gözlerim kapalı dinliyorum seni
şairin dediği gibi…
Hadi bırakalım bu fısıldaşmayı,
Haykır bana…
1994...
Perşembe, Nisan 12, 2007
Mürekkepsiz şerefsiz…
Sensizlik, isimsiz bir kitap gibi
Okusan da anlayamıyorsun…
Kelimeler manasız yan yana gelince
Okunamıyorsun…
1998...
Okusan da anlayamıyorsun…
Kelimeler manasız yan yana gelince
Okunamıyorsun…
1998...
Gamzeli
Ayrılık pusu kurmuş sahillerine
Her geçen el sallıyor gidenlere
Erguvan renkli şehir,
Gamzelerini göster artık bize…
1996...
Her geçen el sallıyor gidenlere
Erguvan renkli şehir,
Gamzelerini göster artık bize…
1996...
Yarım…
Toplanmamış bir yatak…
Giysiler atılmış sağa sola,
Dağınık bir hayat…
Yarım kalan işlerim var hep
Kahramanları silik hikâyelerim…
Biliyorum yarım her şey
Tamamlanmamış karakterler dolaşıyor evde,
Kiminin evi kayıp, kimininse aşkı
Benden medet umuyorlar,
Ölümün sıcaklığını hissetmek için…
Heyhat!
Kelin merhemi var,
ama süreceği yeri bilmeden yaşıyor işte!
Yazmıyorum artık!
Gözümün içine bakmayın,
Halim kalmadı sizi anlatmaya…
Giysiler atılmış sağa sola,
Dağınık bir hayat…
Yarım kalan işlerim var hep
Kahramanları silik hikâyelerim…
Biliyorum yarım her şey
Tamamlanmamış karakterler dolaşıyor evde,
Kiminin evi kayıp, kimininse aşkı
Benden medet umuyorlar,
Ölümün sıcaklığını hissetmek için…
Heyhat!
Kelin merhemi var,
ama süreceği yeri bilmeden yaşıyor işte!
Yazmıyorum artık!
Gözümün içine bakmayın,
Halim kalmadı sizi anlatmaya…
OLCAY
Sevişince tarçın kokardın,
Gündüzleri yasemin…
Uyurken fesleğen…
Ben de lavanta koynunda…
Gözlerin zakkum gibiydi…
Sabahları keyifsiz, mengenedeki mahkûm olurdun
İçince akşamsefası misali,
dökülürdü kelimeler dilinden
Ne güzeldi geceler tarçın kokarken,
Ben lavanta açarken…
17/03/2007
Gündüzleri yasemin…
Uyurken fesleğen…
Ben de lavanta koynunda…
Gözlerin zakkum gibiydi…
Sabahları keyifsiz, mengenedeki mahkûm olurdun
İçince akşamsefası misali,
dökülürdü kelimeler dilinden
Ne güzeldi geceler tarçın kokarken,
Ben lavanta açarken…
17/03/2007
Kimin çocukluğu?
Taksim’in ter kokan sokaklarında büyüdüm ben
Her tarafa asılı ter kokan temiz çamaşırların arasında
Oyunlar oynuyorduk hayallerimizle
Umut gemilerini yüzdürüyorduk,
emek havuzlarında…
Herkes ter kokuyordu, etsiz aş kokularının arasında
Bizse ter içinde düşlerimizi yaşıyorduk amaçsızca…
10/9/1997
Her tarafa asılı ter kokan temiz çamaşırların arasında
Oyunlar oynuyorduk hayallerimizle
Umut gemilerini yüzdürüyorduk,
emek havuzlarında…
Herkes ter kokuyordu, etsiz aş kokularının arasında
Bizse ter içinde düşlerimizi yaşıyorduk amaçsızca…
10/9/1997
Muhasebe
Geometrik biraz bu aşk
Belirsiz köşeleri var
Açısı belirsiz kıvrımları
Kimi zaman hesaplanan
Kimi zaman sonucu bulunamayan…
Geometrik biraz bu aşk…
Ben vazgeçtim hesaplardan,
Edebiyata yöneliyorum…
16/03/2007 10:19
Belirsiz köşeleri var
Açısı belirsiz kıvrımları
Kimi zaman hesaplanan
Kimi zaman sonucu bulunamayan…
Geometrik biraz bu aşk…
Ben vazgeçtim hesaplardan,
Edebiyata yöneliyorum…
16/03/2007 10:19
Kestaneli Geceler
Tatil havasındayım...
Sanki bir elimde kumsal,
bir elimde deniz,
tüttürüyorum sabahları...
Deniz yıldızıyım kimi zaman,
çoğu zaman da yunusum şair elinden...
Off offf bastığım sesler tavla zarı gibi geliyor uzaktan,
hep yek,
hep tek!
Herkes çıplak,
sevişmeler ıslak!
Ne zaman kış olacak,
gireceğim kavuğuma,
uzanacağım sobanın yanına...
Ne zaman kestanelerimi kızartacağım,
elimi yakacağım?
Bıktım bu yaz havasından.
Griye dönmek istiyor yüzüm...
Üşümek istiyorum!
Sokulmak istiyorum!
Yağmurlu bir günde
"onu" görmek istiyorum!
Sundurmanın altında
sevişmek istiyorum!
Beyaz taneleri elimde eritmek istiyorum!
Artık kestanelerimi istiyorum!
Tuğçe Özel
28/ Temmuz/ 2006
Sanki bir elimde kumsal,
bir elimde deniz,
tüttürüyorum sabahları...
Deniz yıldızıyım kimi zaman,
çoğu zaman da yunusum şair elinden...
Off offf bastığım sesler tavla zarı gibi geliyor uzaktan,
hep yek,
hep tek!
Herkes çıplak,
sevişmeler ıslak!
Ne zaman kış olacak,
gireceğim kavuğuma,
uzanacağım sobanın yanına...
Ne zaman kestanelerimi kızartacağım,
elimi yakacağım?
Bıktım bu yaz havasından.
Griye dönmek istiyor yüzüm...
Üşümek istiyorum!
Sokulmak istiyorum!
Yağmurlu bir günde
"onu" görmek istiyorum!
Sundurmanın altında
sevişmek istiyorum!
Beyaz taneleri elimde eritmek istiyorum!
Artık kestanelerimi istiyorum!
Tuğçe Özel
28/ Temmuz/ 2006
Erik
Erik yiyemem ben
Dişlerim kamaşır
Tatlı ister canım,
Tuzlamak da yetmez.
O kırt sesi kulaklarıma dolar…
Canım acır.
Erik yiyemem ben
Canım,
tatlı dil ister…
Canım,
muhabbet ister,
incitmeden,
sabahı gören sohbetler…
Acıtmadan,
kırmadan,
kırt sesini duymadan…
15/03/2007 17:59
Dişlerim kamaşır
Tatlı ister canım,
Tuzlamak da yetmez.
O kırt sesi kulaklarıma dolar…
Canım acır.
Erik yiyemem ben
Canım,
tatlı dil ister…
Canım,
muhabbet ister,
incitmeden,
sabahı gören sohbetler…
Acıtmadan,
kırmadan,
kırt sesini duymadan…
15/03/2007 17:59
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)